gece vakitlerini severim ıssız olurlar ve sakin taş evlerin bacaları her daim tüterde durur bazen tütmez kış akşamları zenginler için gece vakitlerini severim en güzel haberler ve beklenilenler sokağın kırmızı ışığı...
bir istanbul gecesinden yazıyorum bitmeyen gecelerimi yanıma aldım bir umut ertesinden yazıyorum yapayalnız kalmışım oysa biliyorum derinliklerindeyim kayboluyorum kayboldukça kendimi buluyorum bitmeyen bir yoldan yazıyorum yolun sonunu bilmiyorum kahverengilerini giyinmişsin hani şu delip...
ve aslolan özgürlüktü hür olmalıydık kayıp balıklar bu yüzden geri dönmezler okyanusun en güzel yerleri onlar için ayrılmış ve sevdikleri önlerinde bir o kadar sevmedikleri arkalarında güzel insanlar görüyorum kalpleri temiz akşamüstü esintisini hatırlatıyorlar ağaçlar üşüyor hali nice dağlar yalnız yalnız...
orantısız güçlerin hegemonyası birazda karamsarca ardındaki fırtına paramparça duyguları yönet yönetemezsin yokluğun kabulü kalır elinde süzülür kalbinden heyecanlar anlarsın boşa koşmalar terledin sanma üşüyorsun ki sen üşümeyi de seviyorsun karamsarlık boşa asıl olan aslında olmayan gecenin üzerini...