BİR KENT: GRİ KASVET BİR KADIN: SARI HÜZÜN Artık eski sevdaların yaşanmadığınasitem edilen zamanlardabir kentten ayrılacaktı kadın.Tüm masumiyetin ve zararsız sevmeleringeçmişte kaldığı zamanlarda... Kızıl bir şafak...
Arşında toplanmıştık yine görgüsüzlüğün.Masada bayatlamış düşünceler,kokuşmuşlar, kalmışlar dünden.Neyin muhasebesini yapıyorduk kibiz görgüsüzler? Etraftahavası hakimdi yüzsüzlüğün.Kesin gibiydi gelecekten beklentiler.Ardından arsız gülüşmeler,hırslara -şimdilik- gem vuranitidalli cümleler. Suratlarındabeliriyordu...
"Öptüm,sevdim, helallaştım." Muharrem Ertaş Upuzun bir bozkırdan Gönlüme serpiştirdiğim, Çıplak bir tepeden Gök kubbeye havalandırdığım Bir Orta Anadolu bozlağısın sen. Yanıklığı bir türkünün Aydın yüzünden nasip almışlığından. Haykırışı, feryadı, Yürek içinde nihan sevda çığlığından. Biraz...
Please wait ...