hava ölmeyecek kadar aydınlık,
saçlarınızla, düşlerinizi aynı yönde tarayın.
bazı kelimeleri, fizyokrat bir papatya olarak, söylersek
değişir belki -sürüklenirken biz- zamanın yönü.
oysa kış, güneşin mesaisini erken bitirme şeklidir.
sorguç otu kadar inatçı Ankara.
bir ihtimal elbette var, ihmal edilen insan faktörü.
yakalarımızı kolalasak da, ölmüş olacağız, hepimiz, uzun vadede.
zet’in ölmesi mevzu dışı, istirham ederim susalım.
öğrenilmemiş çaresizlik bunun adı, kavram kargaşası yaşatmayalım.
tebessüm edersek dudaklarımız çatırdar,
hani direne direne kazanacaktık lan!