yarın sabaha karşı ölsem evimde
bilirim belki ilk sen gelirsin
koşarsın belki yalınayak
belki taksi çevirirsin solgun ellerinle
belki de bir ata atlayıp dört nala gelirsin
ama bilirim belki ilk sen gelirsin evime
haceti mi ölüm gelmenin yarim
sabah olmadan yetiş işte
ruhum çıktıktan sonra sarılamam
ölüler sarılamaz bilirsin
yarın sabah olmadan gelirsen öperimde
başkasının uğraşamayacağı ellerini tutar
saçlarını okşarım
ne yarın ne de sabah olsun isterimde
durduramam o vakit
ikiside birden oluverir
razıyım sarılmışken kanatlarına sabah ezanında ruh teslimatına
razıyım annemin kân ağlayarak aldığı beyaz pazar torbasına
razıyım razı
gırtlağımdan hırıltılar aniden kesilirken
merak etme acı çektirmez öpersen beni azrail
yavaş öp duvarlar ince duymasın tanrım
son lahzada anamıyorım onu
üstüne bir de zinaya sokuyorum almak üzere olduğu ruhu
affet tanrım affet
ve bağışla
ve doğur beni
doyamadım ya rabbim
vallahi şahit peygamberim
