Bugün dünün yansıması,yarının altyapısıdır.
Geçmişte takıntılı insanları konuşuruz.Eleştiririz de bazen,kendimizde o yeti varmış gibi.Toplum içinde varoluş çabasını yansıtır bunlar benliğimizde.Yukarı çıkmak için ezmek gerekir birilerini ve yukarıda kalmak için ezilmemek.
Kendi derdimizi bir kenara bırakıp bakarız etrafımıza,insanları tanımak yahut onları anlamak için değil.Bu kimi zaman modern toplumun teknoloji çağındaki vahşiliğini yansıtır.Afrika’nın ücra köşelerinde avını süzen aslanın bakışlarını alır o anda insan,kendine basamak bulur.Çünkü eleştirmek bir kişinin sapiens duygularının dürtüsüyle olan bir kavram değildir.İnsan olmak,insan doğmak ve insan kalmak arasındaki o ince çizgi,saç teline bağlanmış umutlar demektir.Yüzyılın yansıması karakterine nüfuz etmiş,nefes alan yaşam formları konuşurken yerlerinde, okyanus altında frekans yayını yapan bir balinadan ne farkları vardır.?
Geçmişte takılı kalan insanları konuşuruz.İnsanların geçmişlerini bilmeden yargılarız,sonra bir güzel tartışır ve hükme bağlarız.Onlara ceza hükümsüzdür,bizim kazancımız ise hükümdür.
Bugünün dünden farkını,nefes alma sanatını ve yarını yaratma güdüsünü düşünen insan varsa sahip çıkmalısınız.Çünkü iman noktasından değerlendirirsek şayet,kişi tanrıya ulaşmak için önce kendini tanımalıdır.Kişi tanrının yansımasıysa dünyada,etrafından önce kendine bakmalıdır.Benim gibi biri var mı diye düşünmektense,aynanın karşısına geçip kendiyle konuşmalı sonra kendiyle barışmalı ve en son dünü tartıp yarına ulaşmak için anlaşma yapması gerekir kendiyle.
Acı çekmek özgürlükse şayet,kendini alevler içine atmak yerine,kendi hükmünü vermek yerine,yahut o satırları yazan adamın hayatına bakmak yerine ,ayak uydurmalı bu yüzyıla.O satırlar bu yüzyıla ait değildir.V e acı çekmek bu yüzyılda özgürlüğü çürütür.
İşte 21.yy gerçeği,kişilerin temiz doğup,kirlenmeme ütopyasını yıkar.Önceleri büyüklerimiz sıfırdan inşa eder iken her şeyi , bu yy’ın gerçeği budur.Doğar iken 2.ele düşen karakterlerden,az kullanılmışını bulun.Bu dünün yansımasıdır.Yarına bir umut taşıyacak olanda.
Boş bir levha değil aklımız,kirlendik.Açıldı tabutumuzun kapağı,simsiyah hücrelerimizde artık biz, ‘ben’dik.