Ruhsuzluk hallerimizden sıyrılıp da dönseydik birlikte,
Mutsuzluğu teneffüs etmezdik belirsizlikte,
Hatta belki sevmekte çığır açardık, nam salardık bir ilkte,
Beceremezdik ciddi olmayı hep ama hep bir nükte,
Şaheserlerin içinde dolaşıp da imrendirirken kendine,
Ben haddinden fazla uyanık ve baygın, ahenginle,
Renkler de özendi ya sana, bulunmaz sen renginle geçerken kıyılarından,
Birer birer sönüyor yıldızlarda, bugün, senin ışıltından,
Nedir bu, tuzağına düşüp durduğumuz vaziyet ?
Çürüyüp gitmemeliydik, ayırmalıydı bizi aşk meziyeti,
Oburlaşmış mıydık ki sevgiden, tutturdun birde aşk diyeti,
Kasvetlere büründük boş yere, haybeden çektik eziyet.