özlemim kadar elimdeki düş
avucundaki kum taneleri
ve bitmez saatler
ölmez zamanlar
sırf senden uzak diye
sırf kendimdeyim diye
gözlerinde çok uzak
ılık rüzgarın artık fırtına
yağmurunda ıslandığım
ayazında üşüdüğüm
kaybedeceklerimi hesapladım
senden büyük çıkmadılar
neyim var diye sorgulamak
hata sanırım
ve aptallık
ki saat gecenin üçü
gecenin üçüyken serçenin düşü
uyanıvermiş rüyası yarım
alıp başını gitmiş
belki uzaklara
adını duymadığım zamanlarda
bir kez daha ölüyorum
sonu gelecek biliyorum
saat kaç olursa olsun
mevsim ne olursa olsun
geleceksin gibi
sahi gerçekten gelecek misin?