Hırsına yenik düştü Süleyman. Şahlanan bir safkan misali coşkun duygularına hakim olamıyordu. Korkulan şey oldu ve yapıştı Hatçe’nin gırtlağına, canının yarısına. Fakat bilmiyordu ki Hatçe’ye yaptığı her şey kendi aleyhinde olacaktı.
Hatçe ise masum ve cesur yüreğinin verdiği hisle Süleyman’ın gözlerinin içine bakıyordu. Süleyman birden Hatçe’nin kendi gözlerine odaklanmış gözlerini fartketti. Şaşırmıştı. Ne yapacaktı şimdi ?
Ya Hatçe’nin öldüresiye sıktığı boğazını bırakıp onunla beraber bir ömür boyu yaşayacaktı, ya da Hatçesiz, tek başına bir krallığa sahip olacaktı.