Ne zaman bırakacağını bilmeli insan…
Gökyüzü karanlığa büründüğünde ya da
Yollar bataklığa dönüşüp seni yutmaya başladığında
Cezvedeki kahve taştığında
Bırakıp gitmeli tüm hikayeyi
İnsanlık ,akbaba gibi etrafında dönüp dururken
Uzattıkları yardım elleri etinden et koparırken
Masumiyetin karanlık yüzü sana gülümserken
Bırakıp gitmeli tüm o kalabalığı
Aşk,kalbini zehirlemeye başlamışken
Yağan yağmurlar göz çukurlarını doldururken
Ve son umudunu da yiyip bitirmişken
Bırakıp gitmeli tüm o şamatayı
Yaşamak acı veriyorsa
Doğan güneş yakıyorsa tenini
Bozuk para gibi harcıyorsan düşlerini
Daha fazla beklemeden çarpıp kapıyı gidebilmeli insan