Uzaktan geldim çok uzaktan
Zamanın o yoksul topraklarından
Asit kuyularının kan koktuğu diyarlardan
Evlerin mezar olduğu topraklardan
İşkenceden inleyen meydanlardan
Bedeninde işkence izleri taşıyan amcanın yüreğinden
Sessiz çığlıkların yükseldiği paramparça bir halkın bağrından
Özgürlükten yoksun uzak bir diyardan geldim
Özgürlüğün bağıra bağıra konuşulduğu rüyalara…
Rüyalarda buluştuğum topraklardayım şimdi.
Rüyamın gerçekliğinde
Geleceğe koşuyorum
Geçmişin gelecekte saklı olduğunu bilerek
Ölüme yürüyorum
Ölümsüzlüğün de ölümde saklı olduğunu bilerek…