O olmadan da yaşarsın
Onsuzluk engel değildir yaşamana
Bir nefes alırsın
Arkasından nerden geldiğini bilmediğin bir hıçkırıkla boğulursun
Her nefes aldığında sökülür içindekiler
Elin ayağın tutmaz
Düştüğün yerden kimse kaldırmaz seni
Ondan başkası kaldırsın da istemezsin zaten
Zamanla toparlandığını sansan da
Hala karanlığın içindesindir aslında
O karanlıkta kaybolmak istersin..
Günler geçer , hiçbir şey yapmak istemezsin
Öylesine yaşarsın işte
Evden dışarı çıkmadan anılarına gömülürsün
Anılarınla baş başa kalıp ağlamak istersin
Sadece ağlamak..
Yürüdüğün caddede
Gittiğin kafede
Oturduğun masada
Dinlediğin müzikte
Yediğin yemekte
Her şey de biraz ondan vardır
Her yerde anılarınız vardır
Gözlerini kapattığında , açtığında onlar çıkar karşına
Baktığın aynada görürsün güzel hatıraları
Gözlerinize kilitlendiğiniz anları..
Aynalardan da soğursun
Her şeyden biraz biraz soğuduğun gibi..
Mektuplarınızın,şiirlerinizin olduğu kutuyla karşılaşırsın
Kapağı kaldırmaya korkarsın..
Okumak için aldığın bir kitabın arasında
Ondan aldığın ilk çiçeği bulursun
İlk ve son çiçeği..
Çiçeklere de küsersin..
Bazen hatırlamak istersin yüzünü
Fotoğraflarınızın olduğu albüme gider elin yavaşça
Açtığın ile kapattığın bir olur
Ellerin titrer
Yine derin bir nefes ve kesilmeyen hıçkırıklar
Ağlamaktan yorgun düşersin..
Bunun da adı yaşamaksa
Onsuzluk engel değildir yaşamana…