Birileriyle tanışıyorsun,arkadaşın oluyor,bir süre sonra da canın,yakının.
Sanıyorsun ki, hep makarna yiyecek seninle,latte içecek.
Sanıyorsun ki,hep aynı insandan nefret edecek,dedikodunun dibine vuracaksınız.
Sanıyorsun ki,ne olursa olsun gitmeyecek kimse,vedalar olmayacak.
Sen sanmaya devam et,ben çoktan bıraktım.
Ne olacak ben sana söyleyeyim;
“Sevdiğin bir şarkıyı açacaksın ve bir sigara içeceksin gidenlerin arkasından.”
Üzülme ama.
Gözyaşı olmasın,bol duman olsun,kül olsun,şarkı olsun,bira da olsun,ama gözyaşı olmasın.
Bak bana,ben gidenlere üzülmüyorum ki,ben kendime üzülüyorum.
Siz beni düşünmeyin,düşünecek o kadar çok şeyiniz varken.
İnsanoğlu garip,bencil,yoksun her şeyden.
Koşuyorum,yoruluyorum,yetişemiyorum onlara,kendime de geç kalıyorum üstelik hep.
Bıraktım anlıyor musun?
İnsanlığımı kaybetmemek için,nefrete bulanmamak için,kötü olmamak için,insanları bıraktım.
İnsanlığın yok olur,kendine olan saygını kaybedersen.Anlıyor musun?
İnsanlığım ben de kalsın,sen bana saygı duymasan da olur.
Suçlu olacağıma,yargılanacağıma,birilerine hesap vermek zorunda olmaktansa,hiçbir şey olurum,daha güzel.
Hem hiçbir şey olan,üzülmez de,yalan söyleyecek sebebi de olmaz,zararsız olur.
Gider yemek yapar,yer,dans eder,film izler,gecenin sonunda da erkenden yatar.Erken yatmak önemli,bu iyi hissettiğini simgeler.
İşte böyle olmak istiyorum.
Neyse.
Ne diyecektim,nereye geldim.
Diyeceğim şu dur ki;
“Yanındakine iyi bak.Çünkü yarın baktığında,orada olmayacak.”