‘bunlar olağan şeyler.’ demişti.hep çevreyi, tarihi ve insanı koruyanlar olağandışı gelirdi ona zaten.yaradılanı sevmemişti yaradandan ötürü.ne olursan ol gelme demişti insanlara.sonuçta korku imparatorlukları veya diktatör yöneyimler monarşiyi yani yalnızlığı gerektirirdi.beşeri, onları önemsemiyoru onu anladıkta yüzleri, iküyüzleri olağan bulması gerçekten olağnüstüydü.yalnız bahanesi de vardı adamın daha 1-2 asır önce ingiltere’de de olmamış mıydı buna benzer olaylar?ne çabuk unuttunuz!hatta ve hatta bu literatürden dolayı bitmemiş miydi dinazorların devri.anlayacağınız yalnız bizde olmuyordu canım bunlar.kendisi alışveriş merkezine sığınacak kadar yalnız olabilir ama biz asırlar önceki kaderdaşlarımızla birlikteydik.
dedik ya bunlar çok olağan şeylerdi ama tepkiler olağanüstü olunca adamcağız da ne yapsın tepkilerin olayı karşılaması içininsanları hitabıyla sokağa davet etti, sözleriyle de polisi üzerlerine saldı.hemen kızmayın canım adam sadece 100 sene öncesine kadar biliyor.fransız ihtilaline daha gelememiş zavallım.
sonuç olarak oy için kömür dağıtır, kömür için can feda eder, geride kalanları da çapulcu ve polis diye ayırıp birbirine sokardı.
ona gelince o hep tepededir.yalnız o tepe öyle bir yerdir aşağısı onun için cehennemdir.çünkü düşerse yanacaktır!