adam;
ki başı bağrı yenmeyesice.
alınandan çok aldığı gadalar altında ezilen
adam;
ki tekrarlanmış bir imla hatası hayatın ön ve son sözünde.
şehrin ıskartaya çıkmış arsız keratası;
bir o şehirden bir o şehire sürgüne yollanan,
kapısız yüreği nasır tarlası.
adam;
upuzun darmadağın saçları upuzun darmadağın bir düşe dolanıyor.
yıldız kayıyor gök desenli gözlerinde adamın.
bilen bilmeyen ağlıyor zanneder;
oysa gözlerinden ıskalanmış gençliği damlıyor.
kayıt düşsün diye seyir defterine kaldırımların.
adam;
ki acının asi cambazı,
devrik kralın asık suratlı soytarısı.
dikenli teller üzerinde , dirisiyle ölüsü arasına gerili.
firari hasretlikleri kovalar düşlerinde;
içinden geçerken kezzaplı gecelerde.
adam;
ki kaynak tutmaz heveslerin muttasıl çaresizi…
yaslar başını umudun kerpiçten omzuna…
imanı gibi biliyorken birazdan zifiri çökecek
ömrünün hoyrat coğrafyasına…
adam;
ki hasretten ha kepti ha kepecek