Monark olmasa soylu ve soylu olmasa kral olmazdı. Kral yoksa soylu da yoktu. Soylu olmasa aç kalanlara da kalırdı bir kaç lokma. Belki bir ekmek kalırdı sabaha.
Sabah olmazdı geceler. Gündüzler geceye çıkmazdı. Geceler gündüze hasret ağlardı. Dört gündür güneşe hasret suratlar solgundu. Sen yorgundun belki de. Yorgundu vücutları ve dargındı yürekleri sana. İnsanlar ağlardı bu yağmurlu gecelerde. Bu yağmurlu gündüzlerde ağlardı insanlar. Ölürdü bir çocuk sokaklarda daha on altısında. Ölürdü sabahın yağmurunda. Bulutlar da küsmüştü ona, ağıt yakıyorlardı içlerinde belli ki. Ağıdın büyük ki çocuğum sırılsıklam olduk yeryüzünde. Ağlardı bulutlar yaşına, ağlardı cüssene. Ağlardı yaşına nice anne ve bulutlar ve köylüler ve insanlık. İnsanlık ağlardı sana. Gidiyordu elden insanlık. Kaybediyoruz onu da. Kan kaybı çok son zamanlarda.
Güneş neden açmıyordu bu diyarlarda?
Neden ağlıyordu artık analar?
İnsanlar neden bağırıyor sokaklarda?
Statlarda neden birbirini vuruyor insanlar?
Suratlar neden gergin ve neden gülmüyor insanlar?
Yağmur neden yağıyor Allah’ım?
Bir çocuk yağmur altında ıslanacakken neden ölüyor?
Bulutlar neden ağlıyor gecelerdir?
İnsanlar neden bağırıyor sokaklarda ve neden susuyor insanlar yarınlarda?