Bir ara uğra bana
Yirmi ikimin izlerini bulmadan,
Yüzümde yakalamadan ateş böceklerini yabancılar yetiş..
Kirpiklerime yerleşmeden önce pişmanlık
Ciğerlerime dolmadan evvel hüzün
Zihnimde bas sesini bağlamaya karıştıran
o sesi işitmeden birileri yetiş..
Bu ses bana bir şeyleri anımsatıyor.
Buruşturulmuş sayfalardan işte anla
Issız sokakları vardı o sayfaların
Yürüyerek çıkılırdı geceden sabaha
Koridorlarında söylenirdi şarkılar
Aynasız odalarında yetişmişti yetişkin çocuklar.
Yetiştirirdi unutulan çocukları
yetiştiği aynasız odalarda..
Sen, bir ara uğra bana
Eski günleri yâd ederiz.
Baharlarla sözleşiriz bakarsın
şehrin karlı havasını
solurken kışla yüzleşiriz..