BİR ÇİFT UMUT
Güneş ovalardan,şehirden bir gelin gibi süzülürken hüzün kokuyordu toprak.
Şehir akşamdan kalma bir sarhoş gibiydi Umut evinin penceresinden dışarıyı seyrediyordu cansız bir ceset gibi; gözleri fırından yeni çıkmış ekmek gibi kızarmış ve şişmişti.
Umut evin büyük evladıydı aynı zamanda kardeşlerinin babası dört kişilik bir ailenin hem abisi hemde babası olmuştu.
Umut’un babası “İnce Hastalıktan” hayatını kaybetmişti.
İnce bir hüzün sarmıştı odayı sessizlikten duvarlar bir birini kemiriyordu. Kapının gıcırtısı tüm sessizliği dağıtmıştı bir anda sadece umut annesinin iceriye girdiğinden habersizdi.
Annesi Umut’a yaklaşarak “ah oğul bütün gece uyumadın mı ?” lafını tamamlamadan Umut Annesine sarılarak hıçkırılar içinde ağlamaya başladı.
Şimdi ne söylese Umut’un hüznüne melhem olurdu bu göz yaşlarının sebebi akşam kardeşlerinin okulda yaşadıklarını annelerine anlatmalarıydı;
İkra ve Ümit okulda arkadaşlarıyla oyun oynarken hadi Mehmet sende gel bizimle oyun oyna
Mehmet: Hayır ayakkabılarımı yeni aldım oyun oynarsam kirlenir.Demesiydi,
İkra ve Ümit artık oyun oynamayı bırakmıştı ayakkabıları yırtık diye utanmışlardı.
İkra ve Ümit bunları anlatıyordu dün gece Anneside Şükredin Dua edin çocuklar bizden daha kötü durumda olanlarda var.
Umut son gözyaşlarını dökerken bu hüzünlü havayı İki çift kahkaha bozmuştu İkra ben önce abime sarılacam Ümit ben önce abime sarılacam diye içeriye girdiler ve abilerinin boynuna atladılar aynı anda.
Umut hemen göz yaşlarını sildi İkra abi sen ağlıyormusun diye sordu
Umut olurmu hiç “Gönlümün Şiiri” gözüm ağrıyor diye cevap vermekle yetindi sadece kardeşine hep “Gönlümün Şiiri” diye hitap ederdi sesi huzur verirdi çok severdi kardeşlerini.
…
…
Umut sınıfta acaba okulumu bıraksam diye düşünüyordu gündüz okula okuldan sonrada çay ocağında çalışıyordu, içeriye Serkan ve Ahmet girdi Umut’un en yakın arkadaşlarıydı.
Serkan Umut “neyin var ne oldu?”
Umut birşeyim yok diye lafı geçiştirmeye başladı.
Bu sefer Ahmet Umut “Neyin var biz senin en yakın arkadaşların değilmiyiz bizedemi söylemeyeceksin dedi.”
Ahmet ve Serkanın bir kaç defa tekaralaması ve ısrarı üzerine Umut dün gece kardeşlerinin anlattıklarını anlattı.
Zarif Hoca sınıfın kapısının yanındaydı içeride konuşunları duymuştu Zarif Hocayı bir hüzün sarmıştı ayakları bedeninden ayrı yürümeye başladı ve gitti.
…
…
Gece inmişti şehre hüzünlü bir gün daha böyle bitmişti. Zaman ancak insan hüzünlüyken geçmek bilmezdi oysa.
Umut bahçe kapısından içeriye girdi bir kaç adım attı sonra evin kapsıı açıldı İkra ve Ümit’ti kapıyı açan İkra ve Ümit kapının önünde onları bekleyen İki çift ayakkabıları görünce abilerine baktılar.
Sanki o an zaman durmuş dünya onları olmuştu, ayakkabıları alarak abilerinin boynuna atılmışlardı kendilerini abi çok güzel ayakkabı bunlar teşekkür ederiz diyorlardı.
Umut şaşırmıştı ne yapacağını,ne diyeceğini bilmiyordu Annesiyle bakışıyordu.
Ortam kenidini mutluluğa bırakmıştı. Annesinin Şükredin Dua edin sözü aklına geldi.
22.06.2014 09:20
6 comments
Şehir akşamdan kalma bir sarhoş gibiydi Umut evinin penceresinden dışarıyı seyrediyordu cansız bir ceset gibi; gözleri fırından yeni çıkmış ekmek gibi kızarmış ve şişmişti.
başlangıcından sonra şiirsel bir hikayeye doyacağımızı düşündüm ama o sözlerden sonra hikaye çok yavan kaldı gibi.konu güzel bir konu ama ayakkabı konusu çok klasik bir konu gibi yani bu tarzı hikaye dizi film veya herhangi bi yerde defalarca okuyup gördük.böyle klasik bir konuyuda benimsetmek için biraz daha usta bi kalem olmak gerekiyor galiba.yanlış anlama iyi yönlerinde var ama onları kendin de görürsün zaten bizim amacımız burda eksiklerini kapatmakta yardımcı olmak ve tabi benim sözümde şahsi bir görüş sadece değerlendirmek sana kalmış.
Tabi eksikler her zaman olacak sizlerde eksiklerimi söylemeniz lazım ki diğer kalem bir önceki kalemden daha sağlam ola bilsin.
bana göre bir hikayenin en temel özelliği şiirsel , ve bir önceki sözünü unutturan akıcı ve ahenğli dilidir burdada mükemmel bir şey var ellinize sağlık 😀
Teşekkürler 🙂
olmamış
İnsanların kişisel anlayışları farklıdır hikaye her zaman eksik kalır. Ben kaleme düşenleri yazdım burada beğenilip,ilgi,reğabet görmesini beklemiyorum.