Biz kimiz, kimleyiz?
kimliklerimizi sıyırıp sarıldığımızda
birbirine vuran kemiklerimizin çıkardığı sesten mi
kopar ödümüz,
yoksa utanır mıyız
monarşilerde
herkesin içinde kimliğimizi sıyırmaya
Biz kimiz, neyleyiz?
Biçare birbirine bağlanan ” ile ” ler
çoğulluk katar diye varoluşumuza
sislerin içinden sessiz kervanlar yürütmekteyiz
Biz kimiz, neredeyiz?
Nebukadnezar’ın topraklarında
bab-ı esrara vurulan asma kilitleriz
Babil’de tüme varacakken
yerçekimsiz ortamlarda tümden gelmekteyiz.
Biz kimiz, yerdeyiz?
etimize gömülen Afrodit’in dişleriyle
kana karışan topraklarda yüz üstü yatmaktayız
geçmişiz, tarihiz
mitolojik bir kronolojide
Zümrüd-ü Anka’nın ağzında Kaf dağına taşınmaktayız
Biz kimiz, serdeyiz?
hardayız, küldeyiz
isyan ateşi sol yanıyla
yakarken göğüs kafesindeki başkentleri
yola baş koymuş imgeleriz
Sevideyiz, seldeyiz
akıntılara kürek çekmekteyiz
nasır tutmakta avuç içlerimiz
susadıkça içmekteyiz
sustukça içerleriz
Araftayız, sırattayız
sorgudayız, sualdeyiz
belirsizliklerde tecelliyiz
terazinin yenik düştüğü taraftayız
ağırız..
Kim geçerse geçsin karşımıza
ağırız..
Sevgilim.. biz kimiz, ikimiz?
