Ağlamayla başlayan küçücük hayatında,
ciğerlerinden yırtılarak çıkan
mavi yankıların beyaz zemine sirayetiyle
birlikte ilk desenler oluşur.
Oyunlar…
Sevinçler…
Mutluluklar…
Siyah beyaz renkler hakimdir zihninde.
Renklerin karmaşasından uzak olmak, dingin ve günahsız
varoluşu için vazgeçilmez bir şiirselliktir.
“Gerçek” ‘le olan o sert karşılaşmasına kadar böyle devam eder rüyalar alemi yalnızlığı.
Bir aşkla…
Kaybetmekle…
Ne bileyim, belki de ilk kez gördüğü denizle başlar ilk renk belirtileri.
Her bir rengin belirişinde, gözbebeklerinde ve kalbinde vuku bulan
şaşkınlık resmin bütününü görme heyecanını
histerik bir yan etkiyle ortaya çıkarır.
Araştırma çizgilerinin renklerle olan dansını telaşlı bir şekilde izlemeye
başlamıştır artık.
Hayranlık duyar o eski sadeliğe…
İlaçlarda…
Doğada…
Sevmekte arar o ilk sade desenleri.
Ölüm…
Beyaz’a boyar renklerle bitap düşmüş bedeni.
Sessizlik başlar.
Bekleyiş…
O.D