(Haydi, oradan şıllık, insan sarrafıymış, sanki kuyumcu olmuşta altına değer biçiyor, insana duygusuna değer biçilmez ne elmasla ne altınla ölçülmez)
İnsan hayatı her zaman son olan ecelini arar bulur, hatta aramasına da gerek yok kendisi bulur. Fikirlerde düşüncelerde ne kadar saklanırsa saklansın yerin dibine gönlün en ücra köşesine yeryüzüne çıkar, yer altında kalmaz meydana çıkar. Ne düşüneceğini ne söyleyeceğini bilmeyen bocalar durur hatta saklamak için o kadar uğraş verir ki bu uğraşı hayatını alt üst eder lakin gözlerinde, duygu ve hislerin tercümanlığından saklayamaz.
İnsan hayatı her zaman son olan ecelini arar bulur, hatta aramasına da gerek yok kendisi bulur. Fikirlerde düşüncelerde ne kadar saklanırsa saklansın yerin dibine gönlün en ücra köşesine yeryüzüne çıkar, yer altında kalmaz meydana çıkar. Ne düşüneceğini ne söyleyeceğini bilmeyen bocalar durur hatta saklamak için o kadar uğraş verir ki bu uğraşı hayatını alt üst eder lakin gözlerinde, duygu ve hislerin tercümanlığından saklayamaz.
Bulmak için güzeli aramayan, çalıya takılır çalıların arasında gezdiğinde, çamura batar çamurlarda gezdiği için, bataklıkta batara bataklıklarda gezindiği orasının sevindiği sevineceği yer olduğunu bildiğinden!
Fikirsizliğinin kahramanı olmayı seçenler, fikirsizliğinin bir değeri olmadığını anlayana kadar ömrü vefa etmez. Kendi fikri yerine başkalarının fikri ile gezenlerin akıbeti bu olacak, tartmadan değer biçmeden ölçmeden olacağı bulacağı değersizlik olacak, sarmayacak ve kucaklamayacak güzelliklerle.
Biraz işi espriye vurarak anlatayım belki daha iyi anlaşılır.
“Denildiği kadar okumayan bir toplum değiliz. Erkekler bildiğini okuyor, kadınlar da onların canına okuyor”1
“Hayat, bazen yokluğuna alıştığın ve sevmekten vazgeçtiğin kişinin sana yeniden dönmesi kadar çok saçma.”1
Şimdi devam edelim.
Yaşadığımız hayatımızda bizi alt üst edecek sarsacak düşünceler fikirler elbette ki bizde sorunlara yol açabilecek olan endişe, düşünce, sıkıntı, takıntı, öfke patlamalarına sebebiyet verecektir. Bu rahatsızlık verici gerici duygusal durumların oluşmasına konuşmasına düşünce hayatımızda bazı kusurlu düşünceler elbette ki haddinden fazla katkıda sağlamakta ve ağlatmaktadır. Ölçüp biçmeden anında etkilenerek aynı zamanda bizi bir an an için rahatlatsın bizi anlatsın kavrasın diye kullandığımız bazı düşünceler fikirler alışkanlık haline gelerek, otomatik kusurmatik var mı yok mu demeden, kullanılmaya başlarız. Mesela zanda bulunmak öyle değildir de biz öyle anlarız ve öyle karalamaya anlam yükü varken, anlamsızlık yükü yükleyerek ağırlaştırarak yükleriz. Hele birde güzel senaryo yazarız ki sormayın oskarlık! Hayatın dümeni elimizdeymiş gibi herkesin gemisine kaptan olmayı seçeriz, hatta hayatını yönetmeyi severiz! Hatalarında kendisi sorumlu iken, hiç kendisini sorumlu tutmaz karşındakileri sorumlu tutar…
-Ayol kız Nurten, sabahtan beri Ayten ne çokta konuştu. Çok şükür kalktı da gitti. Aşktan insanın birbirini sevmesinden duygulardan söz etti, bence o bizi sevemediğinden çekemediğinden duygularını gizlemek için böylesine konuştu. Ben insan sarrafıyım. Duygularım hislerim yanılmaz, dudağının yan kıvrımından nasıl içten içe biz kandırdığını sanarak güldüğünü de mi görmediniz? Pes yani!
Şimdi buna vereceğimiz yanıt şöyle olursa yanlıştır.
-Ayol kız Neriman haklısın galiba, biz göremedik sen nasılda gördün hayret!
Böyle yapılırsa aradaki dostluk temelleri komşuluk değerleri yıkılır, düzeltmesi farkına varılması da zaman alır. Verilecek en güzel cevap.
-Haydi, oradan şıllık, insan sarrafıymış, sanki kuyumcu olmuşta altına değer biçiyor, insana duygusuna değer biçilmez ne elmasla ne altınla ölçülmez, sen yanlış düşünüyorsun, bir daha böyle düşünürsen kapıma kapılarımıza gelme, senin kötü niyetini herkese anlatır ayaklarını denk almalarını söylerim. Sen komşumun kalbini yardın da hangi cihazla okudun be şıllık, haydi kalk git evine bir daha böyle düşünme kendini toparla ondan sonra çık karşımıza.
Bazen karşı fikirler ve sizin duygularınız yanılıyor olabilir çünkü beşeriz şaşarız, kabullenmek gerek. Yok, efendim benim duygularım çok sağlamdır şaşmaz duygularım neyi söylüyorsa ona inanın inanırım saçmalığıyla buna körü körüne inanmanızdır. Biz kendinizi suçlu, başarısız, anlamsız hissediyorsanız mutlaka bu böyledir bu açığı kapatmak için başka kör adımlarla kör kuyuya düşmeye de gerek yok. Araştır tart ne ile mi? Âlemlere Nur inen Kur’an ve Peygamber Sünneti ile bundan doğrusu da yoktur kim var derse inkâr eder yanılır yanıldıkça kavrulur savrulur ,vesselam.
Mehmet Aluç
1-https://www.guzelimsozler.com/sacma-sozler/