Bunaldim… sanki dort duvar arasinda sikistim. Cikamayacak miyim klostrofobimi azdiran bu yerden. Nasil kendimi burada kilitli buldum hatirlamiyorum. Neden buradayim onu da bilmiyorum. Niye cikamiyorum onu da bilmiyorum. Niye bilmiyorum onu da bilmiyorum.
Yoruldum ayni zamanda. Artik enerjim yok. Artik kucuk ve basit seylerin pesinden kosacak enerjim yok. Ama kosacagim. Nasil veya neden bilmiyorum ama kosacagim. Cunku duramiyorum. Benden bagimsiz. Hayat uzerimden akip gidiyor. Bana aci cektirerek. Acidan kacis yok herhalde, o direkt benim varolusumla alakali bir sey. Her hareketim ve her dusuncem bir aci sarmalinda dogmus ya da bir aci sarmalina tepki olarak dogmus. O zaman dusundugum ve yaptigim hicbir sey benden bagimsiz olarak var olamayacak. Cunku aci benim varolusumun temeli, bir nevi garantisi. Yani disarida benden bagimsiz bir aci kavrami ya da aciyi benim gibi tadan baska bir canli yok. Cunku benden kaynaklaniyor. Ayni zamanda da aci cekmeden canli olmanin, bu formda hayata devam etmemenin yolu yok. Yani bana aci cektirenlerin hicbir sucu yok. Onun icin ofkeyi disari yoneltmek, ya da iceriden baska bir yere yoneltmek absurd. Cunku ofke oyle bir sey degil.
Peki cozum? Eger bir cozumu varsa tabi… Cozumu de disarda mi aramaliyim yoksa klostrofobinin tavan yapacagi varolusumun kucuk ve degersiz dehlizlerinde mi aramaliyim? Neyi aradigimi bilmeden…