Bir adamın gözlerinde gördüm çaresizliği. İçimde hissettim acıma duygusunu, sonra da pişmanlığı. Yerde yatıyordu o çaresiz gözlerle bakan adam. Yüzü kan içindeydi. Yerden kalkmaya çalışıyordu. Sadece bir saniyeliğine göz göze gelmiştik. Bir saniye için bu kadar çok pişmanlık fazla değil miydi? Yardım istiyordu. Her insanın isteyebileceği şeyi, her insanın muhtaç olduğu şeyi istiyordu adam. Yardım… Benimse yaptığım tek şey adama acıyan gözlerle bakmaktı. Belki de oradan geçen her insanın yaptığını yapmıştım. Herkes gibiydim yani.
Herkes gibi olmak en büyük çaresizlik değil miydi aslında? O an düşündüm “Çaresiz olan ben miydim yoksa o adam mıydı?” Ya da insanın eli kolu bağlı olması mı çaresizlik yoksa çaresizlik mi bağlar insanın elini kolunu? Ben hangisiydim, adam hangisiydi?
2 comments
Kim bu çaresizlik.
Herkes gibi olmak en büyük çaresizlik değil miydi aslında? O an düşündüm “Çaresiz olan ben miydim yoksa o adam mıydı?”
kalemine sağlık..