Uzun zaman oldu anthony. Değiştim tabi. Çirkin farelerin yaşadığı dipsiz ve karanlık kuyuda bilmem kaç sene geçti saymadım. Aldırmadım insanların ikiyüzlülüğüne. Değiştim anthony. İnsan yaşadıkça kötü biri oluyormuş anladım. Peki iyilikle kötülüğün kriterleri nedir anthony? Neyse boşver. Hem biliyor musun? Büyüdüm anthony çok büyüdüm. Düşüncelerim darmadığınık toparlayamıyorum..
Sus anthony sus soru sorma. Kes zırvalamayı artık. Seni ne ilgilendirir yaşadıklarım. Hem ne yapabilirsin ki? Neyi iyi edebilirsin? Sen ne anlarsın lan yalnızlıktan. Kaç kere yalnız kaldın. Kaç kere umudunu kestin yaratıcından. Pardon anthony pardon. Bağışla beni. Arada böyle huysuzlanıyorum işte. Kırdım mı seni? Lanet olsun. Saol.. Teşekkür ederim..
Şimdi ne mi yapıcam? Ben susuyorum anthony. Aynı şekilde devam edicem. Sorma nedeni işte. Susmak iyidir. En fazla boş konuşurum. İnsan susunca boş konuşurmuş anthony. Öğren bunu. O kadar susucam ki tanrı varlığımı unutacak. Biliyor musun anthony arada dua ederim ben. Gerçekten azda olsa ederim. Kabul olmaz olsun napalım. Evet anthony firavun un duası bile kabul olurken benim ki olmaz..
Rakı doldur anthony. Bu gece içmem lazım. Doldur ulan. Karışma günahsa bana günah.. Özür dilerim. Bu gece daha çok çekeceksin kahrımı. Saol be anthony. Benim için de sen değerlisin. Bu şarkı kalsın. Aç sesini. Ne güzel diyor değil mi? ”Senden bilirim bana yok bir faide ey gül..” Efendim? Yok be anthony üzülmüyorum. Üzülmüyorum da insan bir tuhaf oluyor işte. Erken kurulan hayaller temelden yıkılırmış. Artık tek temellim güzel bir ölüm.
Neyse anthony. Düşünemiyorum zaten. Yeter bu gece. Tabi anthony hep beklerim. Hatta bi gece ben de kal misafirim ol. Yok be olm ne yapıcam kendime. İyiyim ben. Aynen anthony yapacak birşey yok. Ne diyelim hayrlısıymış deyip zıbaralım anasını satayım. İyi geceler anthony..