Gitmek dünyam sen dolu saadetin arzulanmış hallerinde sana ulaşmışken ben bir sen daha hak edememişken haller cehennemi yangın suçlusuyken… Demem o ki sevip de sevilemediğim yâr; seni özlüyorum. Kuşun kanadından sana uçmak için umutlar çalıyorum ama bir türlü sana ulaşamıyorum.
Suskun vuruşların cezbedilen sen diyarından seni unutamamak şarkıları dökülüyor nehirlere; nehirde boğulan son sözler bir kitabın içerik öksüzlüğü oluyor.
Hep de gitme demekten yoruldu bu kalp. Zaten gitmişsin, gitmelere mi gitme diyorum? Sol anahtarı sağ yanımın sıra arkadaşı bile olmuyor; hep mi düşman olunur aşk yuvasında biçare yer arayan bana?
Hayatımda olduğun günlerde masal cennetlerindeki huriler güneşe karşı adak adarlardı, asıverirlerdi karamsarlıklarını; düğün evlerinde bir de onlar için ve en çok bizim için davulla zurnalar çalınırdı. Kimi benden çok sevdiğini söyle bana, ona gözlerimle nefret dikenleri; kalbimle yolundan geçmesine engel olacak asfaltlar dökeyim, yürüdükçe taş olsun bedeni.
Seni benden çok kim sever söyle bana; sağlı sollu vurur mu kalp çanları? Ben sana ölümsüzlük yokuşundan çıkarak geldim der mi sana benim gibi? Gitmek dünyamın beni bitirmek huzuruyla sen yine hep başka insanların başka yolculuk efendisi…
Efendim, sana hasret ipli düğümler atayım da seni çok ama çok sevdiğimi anlayarak gitme bu defa. Gitmek dünyam kurşuna mesken tutulmuş ergen müptelalarının sevi zannettikleri bir ütopya olsun.
Uzat elini, haydi çekinme de uzat elini bana bu defa; aşk falcılarının “abe bakayım hele bir falına” kısmeti de sen ol. Falında çıkmazsam söz ardımı ardıma bile katmadan giderim ama kader sihirleri nöbetleşe esir alıyor ikimizi; birbirimize ait olduğumuz nefes birbirimizden ayrı alınmazken söyle sevdiğim de sevilemediğim; hangi vicdanın suratını bana astığı yerde beni bırakıp gidebilirsin şimdi?
“Abe bakayım bi falına” alın yazında ben; avuç içindeki çizgilerde ben, son nefesindeki aşk kokusunda yine ben…” Benimle dünyam sen saadetine var mısın? Yoksan yokluksan varlıklarının en adi oyunları bile başkalarının olmasın.
Dilara AKSOY
1 comment
Olmayani sevmistim uzun zamanlar,
Elimde sicak bir el olmadigindan degil elbet,
Olmayani istemistim bilgisizce,
Guzel dilberler dudaklarimi islatmadi diye degil elbet,
Gitme dedim hep, daha bulusmadan sokaklarda,
Ellerimle kavustugunda ise riyakardim sozlerimde,
Seviyorum dedim hep, denize karsi dalgalari dinlerken gormeden yokken daha,
Sarildigimda ise yalanciydim dokunuslarimda,
Biri dedi gunlerin birinde,
Beni ben yokken seviyorsun,
Konusmadan gelen gecede, aradim sordum,
Olmayan sen misin,
Sarki soyledi kisa, sicak, seksi, cocuksu,
Olmayan derinleri aradin mavi dalgalari gormeden,
Sevdim gormedin askim,
Sevdim opmedin askim,
Olmayan cenneti aradin bembeyaz bulutlari gormeden,
Sevdim dokunmadin askim,
Sevdim can olmadin askim,
Simdi azat beni,
Oyle bir azat ki,
Olsende acidan,
Mutluluk dile bana,
Olmayaninda birak askim,
Senin yerinede seveyim.