‘Kimdir bu elalem dedikleri ve kimlerden oluşur? ‘ diye sordum kendime geçenlerde. Cevabıma bir göz attım da kimler yoktu ki bu dünyada. Tanıdığım çoğu insanın buraya üye olma ihtimali var aslında. Bazıları gedikli bazıları misafir üyeler.
Çok insan tanıyorum bu elalem yüzünden hayatları dışarıdan yönlenen. Başkalarının oluşturduğu standart sınırlarında ‘doğru’ yolda olan ama aynı zamanda mutsuz da olan. Bazı huyları vardır bu elalem denilen dünyaların. Mesela bazen en yakınında olurlar bazense dünyanın öbür ucudur yerleri. Bazen dinlerler pür dikkat bazense meze yaparlar sizi başka masalarda acımadan. Mesela her ama her zaman kıskançtırlar, bir başarının paydası olmayagörün acımasızca yerler sizi başkalarıyla aynı masada. Kötü günlerinizde timsah gözyaşlarını bunlardan iyi kimse dökmez mesela.
Ölüm var hepimizi bekleyen. Elalem derdini bir an önce yırtıp atmalı ve yaşamaya başlamalıyız. Bu ölümlü hayatta kimsenin standardına saplanmamak gerekmez mi? Saygıyı elden bırakmadan elalem denilen insanları yok saymak gerekmez mi? Zira elalem derdiyle yaşamak, ölmeden ölmektir sanki biraz.