Bayramın son gününde pencereden bakarken Sezen Aksu’nun ”Eskidendi Çok Eskiden” isimli harikulade şarkısı çalındı kulağıma. Etrafa bakındım ses nereden geliyor diye, yoldan geçen bir araba… ”O da eskiye özlem duyuyor herhalde.” diye düşündüm. Bayram bile bayram değil gibi burada. Sizin oralarda nasıl bilemem. Mesela bayramın ilk günü çocuklar torpil atmadı. Mahallemiz, 21 yıldır olduğundan daha sakin. İkinci günü gelen olmadı. Çünkü herkes bayram tatilini değerlendirip (misafir ağırlamaktan kaçıp) şehir dışına, çok parası olan ise yurt dışına gitti. Üçüncü günü bakkalımız dükkanını açtı. Bugün de durum zaten ortada.
Bayramdan çıkıp normal günlere geri dönelim. Siz de çocukluk aşklarınızı, mahalle maçlarınızı, kavgalarınızı özlediniz mi? Cami bahçesinde saklambaç oynadığımız arkadaşlarım evlendi. Bir tanesi minik kızıyla bayram ziyaretine geldi ailesini. İlk çocukluk aşkım askerdeydi, bayram tatiline geldi herhalde onu gördüm sokakta az önce. Nişanlısını arıyordu. Fener alayında yanan lastik üzerinden atlarken ateşe düşen arkadaşı gördüm, o günler canlandı gözümde.
Kız-erkek karışık altı kişilik grup kahkaha atarak izledikleri film hakkında yorum yapıyorlardı. Liseli oldukları belli. Laf arasında fenden 32 net yaptığını söylüyordu biri. Sokaktaki bir kediyi kucağına alıp sevdiler. Yine kahkaha atarak geçtiler. Yazılan her satır eskiye özlem, çocukluğa özlem. Baş ağrıtıp, göz yorduysak affola.
Yazının girizgahını bayram ile yaptık hüzünle bitirdik.
”Hani herkes arkadaş
Hani oyunlar sürerken
Hani çerçeveler boş
Hani körkütük sarhoş gençliğimizden
Hani şarkılar bizi henüz bu kadar incitmezken
Eskidendi, eskidendi, çok eskiden.”