Gece yeni başlıyor.
Sislerin içinden çıkıp gelen renkli rüyalar, ellerinden tutup seni arşa çıkarıyor sonra sevdiğinin kollarına bırakıyor. Sevdiğin kim? Bulmak için uyanma sakın; kabuslar her yanını sarmış, mahmur gözlerinden içeri girmek için can atıyor. “Sen neden bu kadar masumsun, diyorlar; çünkü ben daha sevmedim, diyorsun o yüzden ihanete de uğramadım. Masumiyetim hala beyaz camların ardında.
Dolunay, her şeyi tüm çıplaklığıyla aydınlatıyor. Şarap şişelerinden yansıyan yıldızlara bakıyorsun, sana tanıdık gelmiyor. Bir fahişenin çığlıkları tırmalıyor kulaklarını, dönüp bakıyorsun, aldanmışssın; tek duyduğun korkuyla atan kalbinin bozuk ritmi.
Bir baykuş gözlerini bırakıyor avuçlarına, sen, karanlıkta bir yol bulasın diye… El yordamıyla ilerliyorsun. Karanlık sana meydan okuyor, oysa sen gözlerin yukarda bir yıldız kaysın istiyorsun; dileklerin bir kahramanda vücut bulsun diye.
Gece yeni başlıyor…