Kansızlığın soğuğu var bu sabah
Ciğer yakan tedirgin bir hava
Amatör katilleri andırıyor güneş
Tereddüt ediyor ortaya çıkmaya ve
Kuşlar, şahitliğin korkusuyla inliyor
Yeni bükülen ağacın dallarında.
Kızıla boyuyor şafaktaki o kalın çizgiyi
Gecenin kalbinden akan ilk kan damlaları
Acılarım boğuyor öfkemi bakamıyorum
Namertçe yükselen güneşe ve
Göz yaşlarına batarken anılarım buruk bir ifadeyle
Hüzün içinde tutuyorum kalemi titrek ellerimle
Hainlikten kaçarak yazmaya çalışıyorum
Şehirler ve kadınlar alıyor ilk mısraları
Dostlar ve sohbetler oturuyor cam kenarlarına
Yalnızlığa da değiniyorum elbet sessizlik içindeki
Lakin ne aşklar ne şiirler ne kitaplar yetiyor
Kudretli gecelerin ihtişamlı ağıtını yakmaya.