yol kalırken ardında sivri yamuk uçların,
toz olurmuş altında rahatsız pabuçlarım.
düştüm ben de bu yola gövdemi taşır idim,
taşlar ruhumu kanatır, ben pıhtılaşır idim.
birden gitmeler biter, derime yapışır terim,
uzanırım da ufuğa, değemeden biterim.
anlamını yitirir, başıboş, serseri gidişlerim
yıkıldığım yerlerde ayak izlerimi dişlerim.
hırs biter, yol uzar, dinginliği tadarım
varmak yarıda kalmakmış, artık kendim kadarım.
bitti yolum, yürümeden zirveyi aşacağım
yorgun ayakların altında yola karışacağım.
öyle ki, kalmayacak yollarda bir tek iz
artık taşlar, ufuk, ben, bu yol bir ve tekiz.