Gün geçtikçe azalıyorsun
Şikayetçi değil gibisin haz alıyorsun
Şunu bil ki azalan değerlenir
Fark etmiyor her ihtimalde kazanıyorsun.
Ayrılmıyor başucumdan hayaletin
Bundan mutlu oluyorum ne laneti
O senin bana emanetin, felaketim
O kaybedeceğime dair en güçlü kehanetin.
Kaybolurum yok kaderin adaleti
Umut kurdum, unutuldum hata edip
Hatalardan pişmanlık duyulur tamam da
Sen tek doğrumsun söylesene hata nedir?
Konuş sükunetin ağlatıyor göğü
Konuş sessizliğin boğazımda düğüm
Konuş yangınında yanıp yanıp sönen
Bir adama konuşmaman her gün tekrar tekrar ölüm.
Fısıldıyor hayaletin: sen hayatın yalnızısın
Ve ekliyor: bu boşlukta yalnız ısın
Ateşin kavuruyorken zihnimde yanlı sızı
Yanlışınım o halde yanlışınız.
Kendimi unuttum seni hatırlayıp
Kıskanın, hayıflanın, ayıplayın
Hırslarımız engeller tırsmamızı
En sonunda gözyaşlarımızda ıslanırız.
Kimisi bu sondan ürperir
Umrunda olmaz onunda gün gelir
Günler geceleri kovalar, geceler günleri
Bu kargaşada değişmez gündemim.
Hala sarsmaktasındır bünyemi
Hala atamam hiç bir satır sonuna ünlemi
Bugün dünden eski çünkü dün yeni
Çünkü ölüm yaklaşıyor çünkü her şey dünyevi.
Çünkü her şey sahte bir tek sen dışında
Herkes hapis dünyaya bir tek sen dışında
Sen ütopyamın merkezisin, diyorsun ki herkesi sil
Umrumda değiller bir sen sev hışımla.
Tok değildim aç kalktım masasından
Acı çıktı hayatın kader denilen kasasından
Bu yazmakta demek ki yasasında
Bırakalım sefalarını yaşasınlar.
Zaten kim kimin derdinde, tasasında
Kim merhem öbürünün yarasında
Umutlarımız çırpınıyor kahpe düzenin arasında
Şu saniye ütopyamı asasım var.
Realiteler kaybettiğimi tonluyorlar
Ne kadar dirensem de olmuyor bak
Ve her şeye rağmen şu an zorluyorsam
Bir sebebi olmalı çünkü olmuyor bak.
Omuzlarında onun, kaldır kafanı ordan
Gelmek isterim fakat kapalı yollar
Göz kapaklarım, usulca kapanıyorlar
Ölüm evet, yormuyorum kafamı onla.
Sen gözkapaklarıma saklan
Saklan, aşkı kahpelikten akla
Karanlıkta görebilirim, görünürsen
Deneyelim en azından, ışıkları yakma.
Ne istiyorsan söyle, söyle olsun
Sana hayır diyemem biz böyle dostuz
Karanlıktan korkuyorsun madem
Yanmam yoluna aydınlıksa öyle olsun.
Aydınlığa boğul yüzme bilmiyorsan
Yüz, yüz denilmiyorsa
Hüzün yüzden inmiyorsa
İhtimaller.. yani yüzde bin diyorsak.
Bu kaybettiğimizin resmi olsun
Bencilsin, kaybediyoruz; esmiyorsun
Bunca zaman, bunca mekan, bunca insan
Fakat değişemiyoruz tek bir dostu.
Basit yazmak tepkim olsun
Yarattığın etki sonsuz
Bir son olsa görünmez mi?
Yeter ki yol hep bir olsun.
Yolun sonunu hiçbir zaman düşünmedim
Gerçekte bir varsın düşümde bin
Düşüncesiz, bilinçaltımdan süzül
Ve bir heyecanla hayatını düşün de gir hayatıma.
Değersizim, usul usul değerlendir
Bir zamanlar ölü gibiydim, eğerlendim
Karşıma aşık diye tenine değen densiz değil
Gözünün içine bakamayıp başını eğen gelsin.
Anlatamıyorum çünkü yoksun uzun
Yoksun yokluğunda yoksun huzur
Bitti, savaş yok; sulhusun penceremin
Her şeyden fazlasısın ama merhametin yoksulusun.
Bense kaybetmenin ustasıyım
İhanetinin sus payıyım
Duygularımın kusmasıyım, fikirlerimin pusması
Bilmiyorsun, aşığının sustasıyım.
Ruhumuz bedenimizi terk edecektir
Söz vermiştin zehrini zerk edecektin
Nefes verme kavgasından kurtuldum
Ruhum seni sıratta bekleyecektir, inan!
Şair: Murat Taşdemir.