Sıcak bir yaz gecesi yıldızları seyrediyordu genç adam…Kayıp giden yıldızlara hayranlıkla bakıyor,gittigi yere kadar takip ediyordu onları.Her şeyin sonu oldugu gibi kayan yıldızların da sonsuza gittigini gördü.Sonsuzluk neydi,neresiydi soruları zihninde yer edinmeye başlamıştı ki ölüm kavramının bu sorulara cevap oldugunu düşündü.Zihni iyici karışmaya başlamıştı,ölüm bir son muydu yoksa yeni bir başlangıç mı…? Genç Adam yıldızları seyrederken aslında tefekküre dalmıştı.Dünyada var olan canlı cansız her şeyi düşündü ve onda Kainatın sahipsiz olmadıgı nihayetsiz kudret sahibi bir yaratacının oldugu kanatine vardı.Dünyada meydana gelen olayları zamandan ve mekandan münezzeh bir yaratıcının yani Yüce Allahın kudretini oldugunu idrak edince güler yüzle hamd etti.O zaman ölümün son olmadıgını ölümden sonraki yaşamında oldugunu anladı.Zihnini kurcalayan sorulara cevap bulan Genç Adam uyumak için yatagına yattı.Gecenin ilerleyen saatlerinde büyük bir gürültüyle uyandı Genç Adam.Uyandıgında fark etti deprem oluyordu,sogukkanlı şekilde yatagından çıkıp masasının altına girdi.Deprem çok şiddetliydi,duvarlar çatlamaya başladı,çöken tavan Genç Adamın altında durdugu masanın üzerine düştü.Apartman da çökünce göçük altında kaldı Genç Adam.O günkü deprem tabiri caizse taş üstünde taş bırakmamıştı.Depremden hemen sonra olay yerine gelen kurtarma ekipleri göçük altında kalan insanlara ulaşmaya çalışıyordu,bu insanlardan biri de Genç Adamdı.Üçüncü günün sonunda yoğun çalışmalar sonucu Genç Adamın da cansız bedenine ulaşıldı.Ölmüştü.. Genç Adam ölmüştü… ama yüzünde hafif tebessüm vardı sonsuzluga degil,yeni bir başlangıca gidiyordu…Belkide yüzündeki tebessüm bu yüzdendi…