Bazen içim dolup taşıyor gibi oluyor. Bir şeyler yazmam gerekiyor. Ama bu içimdekileri nereden başlatayım nasıl anlatayım derdine düşmeye başlıyorum sonradan. Anlatmak mı zor anlaşılmak mı karar veremiyorum. O kadar anlatıp anlaşılmayan olay arasında benim içimde olup bitenler o kadar değerli mi? Hayat zorlukları etkiliyor içinden çıkılmaz bir hal almaya başlıyor ama hep ilerde ki ışığa güvenerek devam ediyorum. Kendime ha gayret yapabilirsin az kaldı diyorum cünkü yanımda bunu diyecek birisi yok bana diyebilecek bir niteliğe sahip olan bir insanda yok aslında. Bu kibir falan değil esasında uyuşamıyorum sadece olmuyor. Kendi fikirlerimi kendime açıklamaktan korktuğum oluyor ne yapıyorum ben dediğim günler nereye gittiğimi bilmedigim zamanlar. Yeni yıla girip hayatımda değiştirebileceklerimin sayısı oldukça fazla aslında ama nereden başlamalıyım. Aslında hata yapmaktan da korkuyorum ama hata yapmadan risk almadan nasıl daha ileriye gideceğim onun da bir çözümü yok. Her gün yazmaya çalışıyorum her gün daha iyi şekilde yazmak istiyorum cünkü beni anlayan kendimi anlatabildigim tek şey yazmak yazınca rahatlıyorum stresim azalıyor. Birine bir şeyimi anlattığımda o küçümseyici bakışlar ne konuşuyor bu der gibi bakmalar değişik cevaplar belki de istediğim cevapları alamadığımdan yazıyorum her zaman yazmak iyi geliyor cünkü. İnsanlardan oldukça uzak durmanızı sağlıyor ve bu sizi daha da ileri taşıyor cünkü yazıya iyi ve kötü yönünüzü yazdığınızda o sizin o yönlerinizi kullanıp size karşı bir taraf oluşturmuyor. Kalemim beni dinliyor onla konuşuyorum o da anlatmak istediklerimi yazıyor en güzeli de bu ne anlatmak istiyorsam ne demek istiyorsam sonuna kadar son cümlesine kadar yazabiliyorum. Hiç çekinmeden kimseden korkmadan bir şey açıklamak zorunda kalmadan hayat yazarken güzelleşiyor bana yazarken mutlu oluyorum derdimi sonuna kadar dinlediği icin kalemime teşekkür ediyorum. O en iyi dosttan en iyi aileden bile iyidir.