Nedir korku? Sadece bir duygu mudur? Ya da sadece biyolojik bir tepki mi? Siz korktuğunuzda neler oluyor. Neler hissediyorsunuz? Durun tahmin edeyim. O doktorların anlattığı gibi oluyordun büyük ihtimalle. Kalp atışlarınız hızlanıyor, bedeninizi kontrol etmekte zorlanıyorsunuz. Zihinsel kapasiteniz azalıyor ya da artıyor. Kanınıza dolan adrenalin yüzünden yerinizde duramıyorsunuz. Bulunduğunuz yerden uzaklaşmak, sakinleşmenizi sağlayacak bir yere gitmek istiyorsunuz.
Peki ya işin öbür yüzü. Bu anlattıklarım korkunun biyolojik tarafı. Duygularınız ne âlemde bu sırada? Siz korkup kaçmaya çalıştığınızda kalbiniz ne yapıyor, ruhunuz ne hissediyor. Kısacası korku sadece korkmak değildir. Zihninizde meydana gelen fırtınanın görünen yüzüdür.
Bir köpekten korkabilirsiniz. Yılandan korka bilirsiniz. Ya da yüksekten ve daha birçok nesneden korkabilirsiniz. Bunlardan uzak durarak, size yaklaştıklarında önlem alarak korkunuzu yenebilirsiniz. Peki ya yaşamaktan korkunca ne yapacaksınız. Hayat size zor geliyorsa. Felek size kötü oyunlar oynamaya başladığında ne yapacaksınız. Yaşamaktan korktuğunuz için intihar mı edeceksiniz? Zor geliyor diye hayata boyun eğmek, felek sizin tarafınızda değil diye çekip gitmek zorunda mısınız? İşte bunlar korkunun duygusal tarafıdır. Bu korkuların hiç biri kalp atışlarınızı hızlandırmaz. Kanınıza adrenalin dolmaz. Çünkü her nerde olursanız olun onlardan kaçamazsınız. Hiçbir yer sizi sakinleştiremez.
İşte asıl soru şimdi geliyor. Nedir gerçek KORKU?
Korku duygudan da öte bir istek, bir amaçtır. Diyeceksiniz ki insan korkmayı neden istesin. Kendisine zarar veren bir şeyi neden amaç edinsin. İşin özü de zaten budur. İnsan hep kendisi için zararlı olanı ister. Hep düşme riski olan uçurumlarda oyun oynar. İşte gerçek korku buradan sonra açıklanmaya başlar. Bilinçaltımız bizi bunun için uyarır. Kendimizi kötü yola soktuğumuzda, tehlikeli uçurumlara yol aldığımızda. Ya da bazen öyle olduğunu sandığında. Şu da bir gerçek ki bilinçaltımızda her zaman gerçekler yer almaz. Bazen bilinçaltımız bile kendimize söylediğimiz yalanlara inanır. İşte bu zamanlarda bizim için iyi olan şeylerden bile korkarız. Az önceki açıklamaya tekrar dönersek sonuç şu olur. Bilinçaltımız bazı şeylere inanır. Eğer ki bu inançlara aykırı davranışlarda bulunursak, ya da olaylar yaşarsak bilinçaltımız savunmaya geçer. İşte insanlar bu savunma durumunun yarattığı, biyolojik veya psikolojik etkileri korku olarak adlandırır.