Anladım
senin derin
başka acılara sıyrılmış
başka kanıyor hâlâ
yer kabuğun görece kalın
tüm kara parçalarında
soydukça magnezyum eksilir,
Anladım
sızamam ben o derine
atlayamam lavın içine
eriye eriye
süremem umut ordularımı
lağvetmem kendimi
mesafelerin görece uzak
gittikçe menzil eksilir,
Anladım
insan kendinin çukurudur
döner durur, çömelir durur
salınır durur
asılır durur
devinir durur
düzlükler görece diktir
tırmandıkça tırnak eksilir,
Anladım
dünyanın düzeni budur
deriler derin bir ah
deliler serin bir oh
çektikçe ancak
terazi dengelenir
hileli kilogram pirinci eksilir
Anladım
dünyalarımız mütemadiyen big – bang
harladıkça alevi, söndükçe külü yüzüne yansır
nasıl bir azot döngüsü bu hep kısır
ayaklarım görece nasır
damarlarında gezindikçe ülkeler eksilir.
Anladım
cümleye koşan her kelime olumsuzluğa gebe
gayrimeşru hecelerde
sarhoş kendi üstüne devrik
göbek bağı zamansız kesik
doğurduğu anlam eksilir.