Biz her gün o sahil kıyısında beklerken geciken gemiyi, el salladık “İsmail abi” vari umutlarla denizin gökyüzüne karıştığı o noktaya. İçimizde susturamadığımız “o gemi bir gün gelecek” haykırışları, yüzümüzde çocuksu bir sevinç..
Lakin birinin bize demesi gerekirdi: “Biz kağıttan yaptığımız gemileri dahi yüzdüremedik, nereden geleceğini bilmediğimiz gemileri beklemek ne haddimize!”