Herkese merhaba size bir gece yarısı karanlıkta moonlight sonata dinleyip, kahvesini yudumlayan adamın hikâyesini anlatacağım. Ve bu kez başka kimseye haber vermeden yapacağım bunu. Evet, iç ses denen şey gerçekten varmış, ama bu arkadaş en yalnız olduğun anlarda ortaya çıkıyor. Sessizliğin, karanlığın ve yalnızlığın insanları ürküttüğü yerde bu kişinin en sevdiği şey bu üçüymüş. Sessizlik, karanlık, yalnızlık, klasik müzik ve bir fincan Boşnak kahvesi. Meğersem insanın iç sesini dışarı çıkarmak için gerekli olan formül buymuş. Hikaye gerçekten çok önceden başladı, benden de önce. İnsanoğlunun bu kadar basit olmadığını anlayan tek kişi ben değilim bence, daha daha derin de bir şeyler var. Olaylara kimi zaman psikolojik kimi zaman bilimsel baksam da olayın özünü bende anlam veremiyorum. Bu şeyin bir adı yok ama ben ona bir ad vereceğim bugün, mesela “miran” olsun. Bu miran nasıl bir şey biliyor musunuz, sanki asıl oymuş da şuan ki vücudun onun yerini almış gibi. Bazen bu ruhsal hastalık mı diye düşünüyorum ama ben seviyorum bu miranı, çünkü zevkli bir karakteri var. Mesela karanlığı, kahveyi, klasik müziği, sessizliği çok seviyor; kavgayı, gürültüyü, kalabalığı, gereksiz konuşmaları, yalancı gülümsemeleri, anlamsız bakışları, aşksız ve sevgisiz bir hayattan da nefret ediyor. Kalabalık onu korkutuyor, ses onu yoruyor, kavga onu üzüyor, samimiyetsizlik onu sinirlendiriyor. Sanki olması gereken bütün sıfatları taşıyor bu miran, peki ya günlük hayatta nerde? , YOK. Ben biliyorum neden olmadığını, her şey nasıl onun istemediği gibi olduğu için kaçıyor saklıyor kendisini. Ona biçilen rolü oynamak zorunda bırakılıyor, baskılanıyor ve yarışa itiliyor. Oysa ne kadar bunlardan uzak olmak istese de olmuyor. Ama neyse ki kendimle yalnız kalınca benimle konuşuyor ve ortaya çıkıyor nihayet gün içerisinde mecbur bırakıldığı rolün dışına çıkabilme keyfini yaşıyor, yeni bir güne başlayana kadar tadını çıkarıyor huzurun. Ve yeni gün başladı insanlara istenilen cevaplar verildi, onların istediği şekildi davranıldı ve yeniden bir gün daha bitti. Her günün sonunda tekrar onunla buluşup, gün içerisinde insanların analizlerini yapar ve eğleniriz.