Gözlerinde,
Öfkeli bir halkın haklı talepleri,
sorsan çocuk derler ama
hiç çocuk olmamış küçük insanların
büyüttüğü hüzün var.
Hiç tanımadan aşık olduğu kadına
yani kendi yüreğine yazdığı
mektupları okuyan
çirkin bir şairin yalnızlığı var sonra…
Bir şiirin ikinci dörtlüğünde
illa politik olacaksak…
politik bir duruşu da var gözlerinin…
Omuz omuza vermiş
iki cesur yürek gibi duruyorlar…
Namussuza,arsıza, hırsıza karşı
yan yana duran iki onurlu yürek gibi…
Ve illaki aşk da olmalı bir şiirde…
Yoksa böyle biraz yavan duruyor…
yere düşmüyor o elma mesela,
Ne Newton görmüş
ne de Adem, Havva’nın gazına gelip ısırmış gibi duruyor…
Aşk olmazsa dalında çörüyecek o elma, günah…
Ama biliyorsun o elmayı ısırdı bir kere Adem…
Ve Havva’nın açtığı bu yolda
ilerlemek vaktidir…
Yani aşık olma vaktidir…
Üstümüzdeki fazlalıklardan
kurtulmak için güneşin gòzlerini
Kapatmasını beklemeden aşık olalım…
Yalnız ve namuslu insabların vicdanıyal
münasebette olduğu tüm gecelerde
şiir okuyalım…
Gözlerimizdeki şiiri
parmak uçlarımızla yazalım
bir birimizin tenine…
Ve sonra mümkünse
bütün zalimler ölsün, İsrail dahil..