Dağılmışlık’ın son harfinden toplamaya başlıyorum kendimi
Sözlükleri yağmalayıp anlamlar giydiriyorum hiçliğime,
Hoyrat ruhuma yakışmıyor hiçbir kelimenin kumaşı,
Varoluşuma hayat vermiyor nefes alışlarım.
İçinde aşkı barındırmayan,
romantik bir şiir gibi bakışlarım,
o denli ıssız/ım.
Kaybettiğim yanlarımdan tespihler yapıp
her çekişimde keşkeler sallandırıyorum
kalbimin darağacında.
Gece tükenmişliğimi zikrediyor,
bense ağlıyorum
bir dervişin günahkarlığınca…
Okyanusun içinde kurumaya çalışmak gibi,
içimin çöllerindeki rotasız yolculuğum.
Ben yaklaştıkça kaçıyor,
vahalardaki seraplara özenen umudum.
İçi doldurulmuş bir hayvan gibi,
canlı göründüğümce
eksik
ve
boşum…