Kabulü zor, karmaşık anların,
Çekirdeğine doğru kamikaze uçuşu.
Yaprakları noksan, sonbahardan kalma ağaçların yanında,
‘Karanlığı kucaklayan’
Toprağı hüznünle kurutmuş,
Yarana göz yaşı basmışsın, sen.
Açlık ve eksiklik hislerinde,
Durgun ve ürkek,
Duyarlıdan çok işgüzar,
Mutabakattan ziyade marazı tercih edensin, sen.
Kuluçkadan kalk ve silkelen, dökülsün hezeyanların paçalarından.
Nice histerilerinin kenarına serpiştirdiğin paravanları yıkabilir misin?
Cesaretin küstahlığa, hüznün korkaklığa döndüğü zamanlardasın,
Fark etmiyor musun,
Görmüyor musun,
Yüzüne çarpan soğuk gerçekleri, suni bireyleri, zaman geçirmeleri,
Hissetmiyor musun?
Bilinçli körlüğe balıklama atladın,
Ne dinliyor, ne de sual yahut cevap oluyorsun.