Bir olay hakkında olabilecek bütün ihtimalleri düşünmediğimiz zaman biz mi suçlu oluruz?
Dostumuzdan bir an olsun şüphe etmediğimiz de gerçek dost biz mi oluruz ?
Sevdiğimiz insandan şüphe duyduğumuzda gerçek seven o mu olur ?
Tek suçlu bütün ihtimalleri düşünememiş olan biz miyiz yoksa sadece kendimizi mi suçlu hissederiz ya da çok çabuk inandırırız kendimizi suçlu olduğumuza. Bu yüzden bu kadar inciniriz.
İncitmek gerçekten düşünmeden yapılan bir eylem mi peki ?
Yoksa bunu da mı düşünerek yaparız?
Elimize kalemi aldığımızda hiçbir şey yazamazsak suçlu kimdir?
Peki ya güzel seversek her ihtimali düşünürsek suçlu kim olur?
Sarılmadan gidersek, veda etmezsek kötü hatırlanan biz mi oluruz yoksa gitmemize sebep olanlar mı?
Sebepler sonuçlar acaba varoluşumuzun altyapısı bu mu sebep ve sonuçları düşünmek.
Neden seviyoruz mesela neden aldatılıyoruz.
Ben söyleyeyim bilmiyoruz.
Elimizdeki varlığı yok etmek için çabalıyoruz sadece mutluluğumuzu, sevgimizi, sağlığımızı, kendimizi aç bir kurtmuş gibi yiyoruz.
Gönlümüz hoş olsun istiyoruz. Kapıyı çalanı içeri alıyoruz. Kırılınca suçluyu arıyoruz. Aslında aynaya baksak suçlu karşımızda bize bakıyor.
İnsanoğlu değil miyiz işte kendimizi kusursuz görüyor düşündükçe kayboluyoruz.