Suya tüple dalış yapmak ve suda kalma çabaları, suyu sevme ve bundan haz duymak, aşka dalmak. Ne kadar fazla kalırsan o kadar fazla haz alıyorsun. Dışarıda ortalığı kavuran güneşten korunma şekliydi belki de. Sessizce aşka dalıp dalıp gitme. Bazen su yüzüne çıkmak da mümkün olan bir şey. Askta boğulup gitmekti bu.
Acı çekmek, birinin yokluğunda duyulan his oldu çoğu zaman. Etkisini de gösterdi her an aklında kaldığı sürece. O şimdi ne yapıyor, ne düşünüyor diye düşündüğü zamanlarda o bacaklarını germiş ağzı bir karış açık uyurken halini düşünmediğin çok belli. Sen saçlarımı yastığa dağıtıp gözünü bile kırpmadan onu düşünürken buluyorsun kendini. İçinde bilinmedik bir his var, içimi kemirip duran, karın boşluğuyla kalp arasında bir yerlerde sürekli devam eden bir şey, aklına her geldiğinde de şiddeti artıyor. Yutkunmak ne zamandan beri bu kadar zordu? Sen onu düşünürken yaşamayı unutuyor başka bir boyuta geçerken o ne yapıyor biliyor musun? Dur ben sana söyleyeyim, seni düşünmek dışında her şeyi.
Ne yaptın başladın mı hayatını istediğin gibi yaşamaya? Zamanın geçip sana en iyi anı getirmesini bekleme ve onu sen oluştur. Çünkü bekleyerek geçirdiğin her an hayatının sana yaşadın mı diye sorulduğunda evet de, bekledim deme. Ne zaman bunu gerçekleştirmeye başlarsan gerçekleştirmeye başlarsan o zaman hayatında farklılıklar göreceksin. Aklım geçmişim ağına takılmış bir kancası yoksa işte o zaman hayatında farklılıklar göreceksin. Aklım geçmişin ağına takılmış bir kancası yoksa işte o zaman yaşadığın anı yaşıyorsun demektir. Çünkü anı yaşamakla anda yaşamak arasında büyük fark vardır. Bekleme! Şu dakikadan itibaren her andan anlam ve sonuç çıkarmaya bak. Geriye baktığın zaman koca bir hiçlikle karşılaşma. Hayat akıp gidiyor bir şekilde.
Tek bir söz bütün bir ömre yeter mi? Yetiyordu işte. Kırık dökük kelimelerden kalan bir kaç güzel kırıntıyla yaşıyorduk. Sessizce sevip gitmekti bu. Rahatsız etmeden, geride onlarca acı ve keder bırakmadan. Sen rahatsız olma, ben sessizce severim seni, tek bir şüphe ve delil bırakmadan. Ama nasıl da bilemedim ki kusursuz cinayet işlenemeyeceğini. Sana gelip kendimi öldürdüm ve şimdi de köşe bucak kaçıyorum sen denilen polislerden.
Mevsimsiz Sohbet’ten
https://twitter.com/arpaslanbudak