Tuval ne mi anlatır?Aşkı,nefreti,öfkeyi,özgürlüğü,tutkuyu,özlemi…
”Daha eklemek isteyen?”
En arkada oturan Simge,duraksamadan yapıştırır ressamın duymak istediğini;
”Öz.”
”İç birikim,tuvalde hayat bulur.Ressamın fırçasında renklerin hoyratlığıyla kimlik gelişir.”
”Çok güzel.Başka fikirler?”diye sorar akademisyen Cihan Nahit.
Kimseden ses çıkmayınca,şövalelerinin başında iç birikimlerini tuvale aktaran öğrencilerinin arasında dolaşmaya başlar.Simge’ye doğru yaklaştıkça kalbinin atışı hızlanır.Son birkaç haftadır oluşan bu duruma farklı anlam yüklemek istemeyen Cihan Nahit,Simge’nin fırça darbeleriyle tuvalde oynadığı oyun niteliğindeki renklerle dansını hayran hayran izler.Simge,Cihan Nahit’in kendisini eleştireceği fikriyle biraz kasılır.Ne de olsa o,eğitenidir,büyüğüdür,ufkunu açanıdır.Ama bir o kadar acımasızca,kalp kırarcasına,ağlatırcasına,baltalarcasına,öyle eleştirilerde bulunmuştur ki,öğrencinin yara alabileceğini umursamazcasına bu tutumunu birçok kez yinelemiştir.Simge’nin bu düşüncelerini bilmez Cihan Nahit.Simge’ye doğru yaklaşırken,onun heyecanlanmasını,hafif hafif titremesini farklı algılayabilir,yanılabilir.İlişir yanına.
Bir anlık boş bulunmayla,Simge’nin yemyeşil gözlerine daldığı anda,ona açılır.Yaptığı hatayı farkeder ancak dönüşü olmayan bir yola girmiştir.
”Cevabını hemen vermek zorunda değilsin ”der.
Ama cevabı, Simge tuvale yazmıştır bile.
Siyah boya tuvalde akarken Cihan Nahit cevabı okur:
”HAYIR”