İnsan öncelikle ana rahmine düşüyor ve gelişmeye başlıyor, aylar süren gelişimin ardından rahmi terk etme, dünyayla tanışma zamanı geliyor.. anne rahmindeyken ihtiyaçlarına göre beslenmesi düzenli ve otomatikti. dünyada düzen değişiyor ve beslenme ihtiyacı anne sütü ile oluyor, aylarca rahminde taşıdığı yavrusunu artık göğsünde taşıyor anne. ilk günler gecelerce uykusuz kalınıyor, yavrunun alışması için uzun çabalar gerekiyor.. şu ana kadar anlattıklarım öyle büyük mucizeler ki.. bir bedenin içinde başka bir beden gelişimi ve sonrasında taşıyıcı bedenin gıdasıyla doğan yavruyu besleyerek bir birey haline getirişi.. yavrunun uzuvlarının ebeveynlerinin uzuvlarına benzemesi ve onlardan bir parça olması, karışımı olması, ve ona en çok yakışan haliyle.. büyümeye başladıkça doğan bireyin ebeveynleri gibi davranışlarda bulunması, ama kendine özgü tavırlarıyla orijinal bir kişilik oluşması.. bu mucizelere kardeşimin bebeğine bakarak şahit oluyorum, ileriyi hayal ediyorum, umutla doluyorum.. geleceğe dair umutlarımı bağladığım bu altı aydır dünyada bulunan yavrunun çok şeyi değiştireceğine inanıyorum. rabb’e teşekkür etmemiz için çok fazla neden var.. okuduğun için teşekkürler