Derin duygular içine dalmış bir şekilde buluyorum kendimi.
Bazen kendi sorduğum sorulara cevap veremiyorum, hatta bildiğim cevapları da unutuyorum bazen.
Düşünüyorum da yükünü alan gidiyor bir bir.
Gidenler ardına bakmıyor, arkada kalanlar gidenin ardından öylece kalakalıyorlar …
Giden gidiyor gitmesine de kalan yoluna neden devam edemiyor?
Neden hep kalan acı çekmek zorunda kalıyor?
Aslında bazen gidenleri de kıskanmıyor değilim .
Hiç giden taraf olmadım, olamadım.
Gidenin ardından öylece kalakaldım.
Rüzgara takılan yaprak misali; hüzün nereye ben oraya, acı nereye ben oraya öylece savruldum…
Zaman kuruyan umut dallarımla rüzgarın şiddetine de alışmayı öğretti bana.
Ama gerçek hiç değişmedi;
”Giden gitti, kalan da öylece kalakaldı” …
4 comments
Yazının başlangıcı normal sonu gayet güzel. Giden gittiğiyle kalıyor ve tam burada iyilik,kötülük kavramları giriyor işin içine eğer gerçekten iyiyse gittiğiyle kalmaz gittiği yere kalanı da alır yada kalanın yanına dönerdi.
Teşekkür ederim sade bir dille yazmayı tercih ettim diyeyim…Gitmeyi aklına koyduysa gidiyor ve giden pisman olmadığı sürece dönmüyor 🙂
Cümleler biraz basit kalmış sanki, daha can alıcı anlatabilirdin. Eline sağlık.
Evet dediginiz gibi de olabilirdi, teşekkür ederim.