Kursağımda , tam şurada ; hevesim , nefesim…
belkide hiç geçmeyecek sen gelmeden yanıma ,
hep orada kalacak…
yabana atılan bir kaç yalandan ibaretiz
ne kadar dürüst olursan ol , yine bir yalana nezaretiz..
kalkmalıyım , bu toz kaplı topraktan
uyumalıyım belki de ; göz kapaklarımdan kelebekleri çalıp
hiç başlamadığım bir sigaranın ucunda yaksam hayallerimi..
sonra iki parmak ucumla kül tabağını mezar yapsam…
ne yazıksın , ne yazık ki yaşıyoruz..
ellerimde biriktirdiğim sahillere kamp kuran umutlar ,
güneş hiç doğmasa da yine de gün aydınlık olur..
buluttan hiç umut yağmaz , unutma gökyüzü..
umuttan hiç bulut olmaz , umutla gök ; yüzü…
bir şiirle severim seni , bir nokta ile nefret ederim ;
bir virgül ile ayırırım hayattan , bir ünlemle bitiririm…
bu koca yüreği , dünyaya sığdır ; zamana ayılır..
yalnızlık sigortasız , vardiyeli bir işçi..
her geceden sabaha kadar ; mumlar sönük…
içimden ne geliyorsa onu yazıyorum ; anlam arama..
hatalıysam da arama ; bırak onlar benim tecrübelerim…
eğer ki sana dokunduysa hatam ; özür dilerim…
avuç içlerimden süzüldü nefretim ; ayak uçlarıma..
huzurla tanıştım , ailemle dokundu saçlarıma..
aklıma geliyorsun , müsait olmadığım zamanlarda..
ufuklarıma göç eden bir martının sırtında büyüttüğüm
tüm umutları , gökyüzüne hediye ediyorum…
aklımı siktir et ; yüreğim sana hep müsait , ömrüm..
mavilikler topladım sana çimenlerden ;
dizimde yara var , dokunda geçsin…
papatya taçlarından saçlarını , omzumun örtüsü yap..
üşüyorum , hiç olmadık zamanlarda ; yüreğim sana hep müsait..
Ekin