Verdiği her tohumu geri alacak toprak ve en parıltılı aydınlıklar mahkum en zifir karanlığa
Kalır mı bize tanrılara kalmamış olan ? Ne bu rüya sanki bir baldıran
Yaşamın tadını nasıl alsın bir çıyan, sürünür gider ahlı dünya ona zindan
Düşlerin de sokağı varmış derler, ahirette sonsuz ceza ve ödül
Hezeyan mı, can mı bizi diri tutan, ağlatan, acıtan
Uçsuz bucaksız çöllere mahkum edilmiş ömrüm, hüznüm
Görünenden ziyade görünmezledir zorum
Kancık bir kumar masası istemsiz bu oturduğum
Ne vicdanım razı kazanmaya ne de kaybetmek ister gururum
Kimdir buna sebep, olmasın bi kusurum, bileyim neymiş zorun ?
İster mi olsun bir an huzurum ?
Ola ki yanarsam bir gün, olur mu tek umudum, umduğum ?
Nedir bu zorlu oyun ?
En baliğlere bile olmuş zulüm, hak mı şu âmâya bu durum
İsyan değil, ziyan durumum
Yarınlara bağlı tüm umudum, varlığına bağlı tüm huzursuzluğum, huzurum…