Beklemek.. Beklemek ama neyi.. Ama kimi.. Ama neden.. Hepimiz hayatımız boyunca birilerini bi’ şeyleri veya bi’ şeylerin olmasını bekliyoruz.. Peki geliyor mu beklenenler.. Belki hiç gelmiyor.. Ömrümüz onları beklemekle geçiyor.. Karşımıza çıkanlar bizim beklediklerimiz olmadığı için gene beklemeye devam ediyoruz.. Günlerce.. Aylarca.. Yıllarca.. Peki beklerken ne oluyor.. Ne oluyor bize.. Hayatımıza.. Herkes için muhakkak ki farklıdır durumlar.. Lakin bekleye bekleye bi’ süre sonra beklemeye alışıyor insan.. Beklediği gelse bile geri gönderiyor.. Beklerken o kadar alışmış ki yalnızlığa veya beklediği şeyin gelmemesine artık beklemek olmuş tüm hayatı.. Beklerken sorgular insan.. Neden bekliyorum? Ne zamana kadar bekleyeceğim? Kimi bekliyorum? Aslında çoğumuz neyi beklediğimizi bile bilmiyoruz.. Kimi beklediğimizi.. Hayalimizde kurduğumuz bir yaşantı var onu bekliyoruz.. Ama o hayal gerçek değil.. O hayalin belki bir kısmı gerçek olabilir. Belki de hiç gerçekleşmeyebilir.. Ama biz inatla bekliyoruz.. Ne mi oluyor sonra.. Beklediğimiz çoğu zaman gelmiyor.. Geçen zaman ve yalnızlığımızla baş başa kalıyoruz.. Belli bi’ yaştan sonra da artık insanoğlu beklemenin kendisine alışıyor belki de ya bekliyor ya da beklemekten vazgeçiyor.. Beklediğinin gel(e)mediğini öğreniyor insanoğlu fakat aradan yıllar yılalr geçmiş.. Belki yaşaması gereken mutlulukları, sevinçleri, hüzünleri yaşayamamış.. Hani bi ağaç vardır.. Ormanın bi köşesinde.. Diğer ağaçlardan uzaktır birazca.. Tek başınadır.. Ne başka bi’ ağaca tutunarak kuvvetlenir ne de başka bi’ ağaç ona tutunarak kuvvet kazanır.. Diğer ağaçlar birliktedir.. Kuvvetlidir.. Yaprakları yemyeşildir.. Dipdiri dururlar.. Fakat diğer ağaç..
Aynı bunun gibi, insanoğlu tek başına kaldığı sürece üretmediği üretemediği veya boş boş beklediği sürece hiç bir şey yapamayacak çürüyüp gidecektir. Halbuki mahlukatın en şereflisi olarak dünyaya gönderilen insanoğlunun beklemekten daha çok önemli işleri ve misyonu vardır. Beklemekten bekletilmekten sıyrılıp kendimiz keşfetme zamanı geldi de geçiyor belki de.. Bunun bilincine varsa varabilme insanoğlu..