Çocuklar gördüklerini yapma konusunda müthişlerdir. Neredeyse bire bir taklit ederler. Lütfen yanınızda onlar varken özellikle son günlerde ne yaptığınıza, neyi nasıl söylediğinize, neleri seyrettiğinize ve onlara neleri seyrettirdiğinize dikkat edin! Çocuklar olumlu ya da olumsuz davranışı ayırt etmeyi yani soyut düşünme kabiliyetini çok sonra kazanırlar. 0- 12 ay ben diyen çocuk, 12-24 benim, 24-48 ay bana ait düşüncelerine sahiptir. Daha çok 60. aydan sonra benimle birlikte anlayışı başlar ve yaklaşık 12 yaşına kadar devam eder. Çocuklarınıza sadece öğütler vermeyin, sadece kısa ve kesin cevaplarla sorularını geçiştirmeyin, onların önünde münakaşa etmeyin, eğer zamanınız yoksa onlara açıkça “Şuan sana zaman ayıramıyorum. Çünkü yapmam gereken şu sorumluluğum var. Ama sana söz veriyorum o işimi bitirir bitirmez seninle ilgileneceğim” diyerek onlarada sorumluluk bilincini aşılamış okursunuz. ” Şimdi olmaz, lütfen kendi başına oyna bak bir sürü oyuncağın var, bak sana ne güzel çizgi film açtım hadi sen onu seyret…” Bu cümleler çocuklarda önemli olmadığı hissini oluşturabileceği gibi, olağandan fazla davranış bozukluğuna bile yolaçabilir. Bir çocuğun güvenli alanı sadece ona o güveni veren ebeveynleri ya da bakım verenidir. Yine ayrıca her çocuğun bir güvenli nesnesi vardır. (kimin olmadı ki) o olmadan uyumayan çocuklar, o yoksa hep birşeyleri eksik hissetmeler. “O” ki çocukluk çağlarında daha çok özellikle dışsal bir nesnedir. Fazla bağımlı olmasına neden olan etken, çocuğa bakım verenlerin ilgisizliği, yersiz davranışlarıdır. Kendini güvende hissetmeyen çocuk bu güveni yine o sıcaklığı ve umudu verecek bir nesne seçerek yapar. Çocuk büyüyüp yetişkin olduğunda da bu güvenli nesneyi bu seferde başka insanlarda aramaya başlar. Eğer bulamazsa tekrar nesnelere yönelir. Örnek; Alış veriş hastalığı vb…
Son olarak diyebiliriz ki; Çocuklarınız sizleri izliyor unutmayın!
Ertan Yavuz icaforiz_