biraz takıntılıydı.
sevdiği kişilere sevdiği şeyleri yaparken
beş defa yapardı bunu.
mesela beş defa öperdi beni yanımdan giderken
beş defa aradıktan sonra açılmazsa telefonu
altıncıyı beklemeden kapatırdı.
beş defa iyi geceler derdi bana; bir defa dediğinde
gerçekten iyi olmayacağına inanırdı gecenin.
son olarak
beşinci defa bırakıp gitti beni,
dört defa bırakıp gittiğinde geri geldi;
çünkü gerçekten gitmek için
beş’i kullanmalıydı
ve
altıncısı olmadı;
çünkü sevdiği kişilere sevdiği şeyleri
beş defa yapardı.