Doğru bilinen yanlışlar gibidir kalp ve akıl. Doğruyu gösteren olmazsa hep yanlışta kalır o masum et parçası. Fakat doğruyu göstermeyenlerde varmış. Yeni fark ettiklerimden yazıyorum. İnsan istese de doğruyu elde edemezmiş. Son kozlarım bunlar, yazılar. Buralarda rahatladım hep. Burda iyi hissettim kendimi. Hayaller vardı bi aralar. Beni dimdik ayakta tutanlardan. Alev alan bi gemi gibi olmuştu sonu. Devası yanı başındayken küllere teslim olmuştu. Sonra üç beş parça tozu kaldı havada. Sevene onlar da yeter dedim. Yetemezmiş. Yeni farkettim. Haybeden bir hayal yıkımıydı artık benim için. Şimdi ise yıldızlarım kaldı. Şöyle ay ışığının yanında ufak tatlı kırıntıları gibi. Bide inceden bir serbest müzik. Kalbin mekanı hazırdı ama akıl, o sadece acı çekerdi. Anılar içinde boğuşurdu. Önceden aklın kalbe yolsuzluğu şimdi tersine dönüşmüştü. Kaybeden bir et parçasıydı artık benim için. Duyulması gerekenlerden güzel teşekkürler sunarım. Kalbin yolsuzluğundan herkese iyi geceler dilerim.